Avrupalı Türklerin sesi AVRUPA TÜRK GAZETESİ yazarı Prof. Faruk Şen yazdı.
YURTDIŞINDA YAŞAYAN TÜRKLERİN TÜRKİYE’DE SEÇME VE SEÇİLME HAKLARI
Yurtdışındaki Türkler ilk defa genel seçimlere katıldılar ve 2 milyon 831 bin dünya Türkün %36’sı oy verdi. En yüksek oy oranını Almanya’daki Türkler % 44’le gerçekleştirdi. Niye bu Türkler bu kadar az katıldı? Bunun cevabı gayette açık çok sakat bir sistemle Yurtdışı Türklerine seçme hakkı verildi fakat seçilme hakkı verilmedi. Buna göre Yurtdışında seçen Türkler oylarını kime verdiklerini, hangi milletvekiline, hangi bölgeye verdiklerini bilmediler. İstanbul 1. bölgede seçen kişi aday listelerini okuma şansına sahipken, Köln’den seçime katılan kişi bu olanağa sahip olmadı ve o yurtdışı Türklerin verdiği oylar Türkiye’deki oylara katıldı ve tek etkili yeri Sakarya’da MHP’li milletvekilinin yerine HDP’li bir milletvekilinin seçilmesini sağladı. 2011 yılında 51 milyon olan Türkiye’deki seçmen sayısı 2015 seçimlerinde 55 milyona çıktı. Yurtdışındaki seçmen sayısı da 2 milyon 831 bin oldu.
GÖÇÜN 55.YILI
2013 yılı ayrıca ilginç bir yıl olarak ortaya çıkıyor. Türklerin Avrupa’ya göçünün başlamasının 50. yılını 31 Ekim 2011 tarihinde kutladık. Artık yurtdışına giden Türklerin 2’inci yüzyılı başladı. Bugün için 5 milyon 400 bini Avrupa Birliği sınırları içinde olmak üzere 6 milyon 800 bin insanımız Türkiye sınırları dışında yaşamaktadır. Bu Türkiye nüfusunun takriben % 9’unu oluşturuyor. 2014 ‘te Cumhurbaşkanlığı ve 2015 de yapılacak genel seçimlerde yurt dışında yaşayan Türkler ilk defa yaşadıkları ülkedeki konsolosluklarda oy kullanabilecekler. Yeni yasa seçme hakkı vermesine rağmen seçilme hakkı vermemektedir. Ayrıca Yunanistan, Bulgaristan,Romanya’nın bu grup Türk vatandaşları olmadıkları için seçme hakkı yoktur.
ALMANYA VE DİĞER ÜLKELERDE YAŞAYAN TÜRKLERİN POLİTİKAYA ETKİ VE KATKILARI
Başta Almanya olmak üzere dış Türkler, büyük ölçüde Türkiye’nin politik olarak ihmal ettiği bir grubu oluşturuyor. Ekonomik açıdan yararlanmak istediğimiz, Türkiye için gerekli olduğu zaman lobi grubu olarak gördüğümüz dış Türklere Türkiye’deki seçimlerde pek önem verilmiyor. Özellikle Almanya başta olmak üzere Avrupa Birliği sınırları içinde yaşayan insanlarımızın sayı ve dökümlerini seçimlere katılım açısından ortaya koymakta yarar var.
Tablo.1.: Avrupa´daki Türklerin Dağılımı
Kaynak: TAVAK 2012
Avrupa Birliği’nin 27 ülkesinde Büyükelçiliğimiz var ayrıca 40’a yakın Başkonsolosluğumuz da bu ülkelerde çalışmalarını sürdürmektedir. İlk olarak Avrupalı Türkleri ve dış dünyadaki Türkiye’deki seçimlere aktif olarak katabiliriz. Bu konuda bugüne kadar öngörülen statü gümrüklerde son 90 gün oy vermelerine yönelikti. Bu her açıdan sakat ve gayri ciddi bir gelişmedir. Esas olarak Avrupa Birliği Ülkeleri’nde yaşayan insanlarımız için seçim bölgeleri öngörmek ve bu insanların yaşadıkları ülkelerdeki Türk temsilciliklerinde, seçimlerden önce son 4 gün oy vermelerine yönelik çalışmalar yapılması olumlu olabilir. Böylece Başkonsolosluklarına gönderilecek hakim nezaretinde 2015 teki seçim tarihi Perşembe günü saat 9.00´dan Pazar günü saat 17.00´ye kadar mesai saatleri sürecinde oy vermelerini sağlanabilir ve TC. Vatandaşlarının ilk defa yerlerinde oy kullanmaları gerçekleştirilebilir.
TAVAK Vakfı olarak son yapılan dökümlere göre Avrupa Birliği sınırları içinde yaşayan takriben 2 milyon 831 bin 2012‘de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı seçimlerde oy verebilecek statüdedir. Bu sayı önemlidir. Türkiye’nin 3. seçim bölgesi olan İzmir’in seçmen sayısına yakın bir kitleye Avrupa’da sahibiz. Ve bu sayı yurtdışı Türk seçmen sayısı Türkiye‘nin 3. büyük ili olan İzmir‘deki seçmen sayısına eşittir ve 26 milletvekili seçebilir.2015 seçimlerinde; Avrupa Birliği sınırları içinde yaşayan 2 milyon 831 bin Türk’ün de öngörülen bölgelerde aktif ve pasif seçim haklarını kullanarak Ankara’ya 24 milletvekili gönderme şansı olabilir. Bu milletvekillerimizin 12 seçim bölgesine dağılımları Tablo.4.‘de görüldüğü gibi gerçekleştirilebilirdi.
Ayrıca, Tablo : 6 da görüleceği gibi 1.430 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları da AB ülkeleri dışında yaşamaktadır. Takriben 700.000 seçmen niteliğinde olduğundan hareket edersek bu bölgelerden de 6 ila 7 milletvekili çıkacağından hareket edebiliriz.
.: AB’de Gerçekleştirilebilecek Seçim Bölgeleri
Bu örnekten hareket ederek Avrupa Birliği Ülkeleri’ndeki Türklerin yaşadıkları yerleri yoğunluklarına göre 12 seçim bölgesine ayırıp bu seçim bölgelerinden 1 ila 4 parlamenteri de Ankara için seçilmesi sağlanabilir. Böylece bu parlamenterler Türkiye Parlamentosunda Avrupalı Türkleri temsil edebilirler.
Bugün Erzurum’dan, Edirne’den Ankara’ya gelmekle Berlin’den, Münih’ten veya Paris’ten gelme arasında büyük bir fark yok. Türk Hava Yolları ve diğer şirketler AB ülkeleri ile ciddi bir uçuş ağı kurmuş bulunmaktadırlar. Avrupa Birliği’nde kendi ülke sınırları dışında göçmen nüfusu bulunduran İtalya, Avusturya ve Fransa, ABD, Kuzey Avrupa Ülkeleri gibi ülkeler bu sorunu diplomatik temsilciler de seçim yaparak gerçekleştiriyorlar. Aynı zamanda Avrupa Birliği’ne yeni üye olan Hırvatistan 90’lı yıllarda Almanya’da Balkan savaşı olurken kendi vatandaşlarına seçme ve seçilme hakkı tanımış ve bırakın diplomatik temsilcilikleri, Avrupa’da spor salonlarına sandık koyarak Hırvatlara bu hakkı vermişti. Bu konuda Türkiye’deki partilerin olaya ciddi bir yaklaşımı halinde önümüzdeki 2015 seçimlerinde bu sorun çok rahat bir şekilde çözülebilir. TBMM’nin alacağı bir karar çerçevesinde Başkonsolosluklardaki vatandaşların dökümleri alınarak 18 yaşın üstündekiler rahat bir şekilde tespit edilebilir ve ayrıca uzmanlar Avrupa Birliği’nde yaşayan Türkleri bölgelere göre 12 ayrı bölgeyi, başkonsoloslukların katkıları ile ciddi olarak ölçebilirler.
Seçimlerde izlenebilecek en akıllı sistem bunu bir güne sığdırmamak olmalıdır. Bir örnek olarak Düsseldorf Başkonsolosluğu çerçevesinde 210 bin Türk vatandaşı yaşamakta ve bunların takriben 100-110 bini seçmen niteliğindedir. Bunları bir günde seçin sandığına götürme yerine, Perşembe’den Pazar’a kadar 4 güne yayarak götürmek çok daha akılcı bir yöntem olabilir. Malesef Avrupalı Türklerin Türkiye’de ciddi bir lobisinin olmaması bu konunun önündeki en büyük engeli oluşturmaktadır. Böyle bir seçme seçilme hakkının Avrupalı Türklere verilmesi bu insanların içinde yaşadıkları ülkelere uyum konusunda negatif bir etkisi olmaz. O insanlar çalışmalarını yaşadıkları ülkede sürdürüp geldikleri ülkede de aktif bir şekilde politikaya katılabilirler. Avrupalı Türklerin büyük bir çoğunluğu yaşadığı ülkenin vatandaşlığına geçerek zaten bu seçme ve seçilme hakkını kullanacak durumda değildir.
Göçün 52 yıl sonra hala Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını vermemiş ve kaybetmemeiş insanlara karşı Türkiye Cumhuriyeti’nin böyle bir borcu vardır. Anayasamızın eşitlik ilkesinden hareket edersek 2014 ve 2015 seçimleri bunun için ilk deneyim olabilir.
TAVAK Vakfı’nın elinde de bu konuda tüm tamamlayıcı bilgiler bulunmaktadır. Başkonsolosluklarımızın listeleri veya yapacakları bölgesel planlamaya Avrupa’daki Türk Sivil Toplum Kuruluşlarının da katkısı sağlanabilir. 2015 seçimlerinde de bugünden yapılacak bir plan çerçecesinde Avrupa Birliği dışında Amerika, Avustralya ve Kanada başta olmak üzere diğer ülkelerde yaşayan 1 milyon 300 bin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına da bu hakkın verilmesi konusunda ciddi çalışmalar yapılabilir.
ABD – Kanada- Avusturya-başta olmak üzere AB dışındaki yaşayan Türklerin tahmini sayıları
(TAVAK 2013 tahmini sayıları değişik kaynaklardan yararlanılmıştır.)
Bu konuda ciddi çalışmalar yapılmalıdır. ABD, Kanada, Avustralya gibi ülkelerde yaşayan Türklerin nüfusu ciddi bir şekilde tanımlanmalıdır. Bu nüfus AB dışında kalan sayıları bilinen İsviçre ve Norveçte yaşayan vatandaş sayısına ilave edilir. Takriben 1 milyon 300 bin olan bu sayının takriben 700.000‘inin Türk olduğu hareket edilir. Takriben 4 – 5 milletvekili ise bu bölgelerden seçilir.
1961 yılında Almanya’ya işçi olarak giden insanlarımızın 52. yılının kutlandığı 2013 yılında özellikle bu konunun çözülmesi yararlı olacaktır. Türkiye bu işi alnının akıyla halledecek konumdadır.
Prof. Faruk Şen
Avrupa Türk Gazetesi