avrupahollandaalmanyabelcikafransafetoakpchpmhpiyip
DOLAR
34,4867
EURO
36,2584
ALTIN
2.956,62
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Şaka gibi isimler

Şaka gibi isimler
09.04.2015
A+
A-

1993 Yılı’ydı… Deniz Baykal, 12 Eylül 1980 Darbesi ile kapatılan CHP’yi yeniden açmış, TBMM’de 20 milletvekiliyle grup kurmuştu.

O dönemde bir başka sosyal demokrat parti olan SHP’nin başında ise Murat Karayalçın vardı. Solda iki partinin birleşmesine ilişkin çalışmalar sürüyordu.
CHP grup kurmuştu, kurmasına da sıkıntıları vardı. Kars Milletvekili Zeki Nacitarhan’ın istifa tehditleri sürüyordu. Üstelik Nacitarhan, bir başka Kars Milletvekili Atilla Hun’la da birlikte hareket ediyordu.
Ve o günlerde bütçe görüşmeleri yapılıyordu.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, günlerdir bu görüşmelere hazırlanıyordu. Yeniden açılan CHP adına ciddi bir çıkış planlıyordu. Bu amaçla, kurmaylarıyla birlikte günlerce çalışıp bir konuşma hazırladı.
Bütçenin tümü üzerinde görüşmeler gelip çattı…
O gün CHP içinde deprem gibi bir gelişme oldu. Kars Milletvekili Zeki Nacitarhan, Baykal’ın kürsüye çıkmasına saatler kala partiden istifa etti. CHP’nin milletvekili sayısı 19’a indi. Anayasa’nın ilgili maddesi gereğince gruptan düşmüş oldu.
Baykal’ın konuşması elinde kaldı, kürsüye çıkamadı.
Yetmedi, bitmedi…
CHP, TBMM Başkanlık Divanı ve Danışma Kurulu’nda temsil hakkını kaybetti. Hazine yardımı azaldı. CHP’lilere tahsis edilen grup başkanvekillikleri odaları ve araçlar geri alındı. TBMM’de konuşma imkânları ile radyo ve televizyon haberlerinde yer alma süreleri kısaldı.
Nacitarhan’ın istifası CHP’ye büyük bir kayıp ve şok yaşattı.
Aradan tam 22 sene geçti. Kılıçdaroğlu’nun “Yeni CHP”si, Zeki Nacitarhan’ı ödüllendirdi. Haziran seçimleri için Kars birinci sıradan milletvekili adayı gösterdi. Hem de 70 yaşın üzerinde olmasına ve CHP’nin “listeleri gençleştirmekle” övünmesine rağmen!
Şaka gibi değil mi?
Çünkü CHP’de kurumsal hafıza kalmadı. Kılıçdaroğlu’nun geçmişte bu yaşananları bilerek Zeki Nacitarhan’ı aday listesine aldığını hiç sanmam.
* * *
Bir başka isim Ekmeleddin İhsanoğlu…
Geçtiğimiz cumhurbaşkanlığı seçiminde muhalefetin “Çatı Adayı” idi. O dönemde hep “Kendisini Kılıçdaroğlu mu, Bahçeli mi buldu?” tartışmaları yapıldı. Şimdi MHP’den aday gösterildiğine göre, İhsanoğlu’nu MHP’nin keşfettiği netleşti.
Bugün biliyoruz ki, İhsanoğlu İstiklal Marşımızı dahi bilmeyen bir isim. Aday olduğunda Edirnekapı Şehitliği’ne gitmiş, Mehmet Akif Ersoy’un kabrini ziyaret etmişti. Kitabeden İstiklal Marşı’ndan bir dize okuyup şöyle demişti:
“Akif’in meşhur şiiri ve mısraları. Çanakkale Şehitleri herhalde şiirin adı.”
“Milliyetçi” bir partide, İstiklal Marşımızı bilmeyen bir aday! Üstelik İstanbul’da birinci sırada!
Bu da “Yeni MHP” ve bu da şaka gibi!
* * *
Bakmayın siz atıp tutulduğuna, mangalda kül bırakılmadığına. İdeolojiymiş, değerlermiş, hak getire!
Siyasette artık yükselen değer Makyavelizm!
Sorarsanız, CHP sosyal demokrat bir parti. Üstelik Sosyalist Enternasyonal’in de üyesi. Ama ne yaptı Kılıçdaroğlu, sosyal demokrasiden vazgeçtiğini neredeyse davul ve zurnayla ilan etti. Dünya Bankası elemanlarından liberal politikaların uygulayıcısı Kemal Derviş’le el sıkıştı. Seçilirse, Türk ekonomisini kendisine emanet edeceğini açıkladı.
Tabii ki Kılıçdaroğlu ilk değil. 57. Hükümet’te “Demokratik Sol” diyen Ecevit de ekonomimizin direksiyonuna Kemal Derviş’i oturtmuştu.
Sonrasında da sıkı bir hançer yemişti!
* * *
Seçim öncesi HDP’yi allayıp pullama çalışmalarına da dikkati çekmek lazım. Birileri, şimdiden ittirip HDP’ye barajı geçirdiler.
Oysa HDP’nin barajı geçmesi mucize gibi!
Bunun için de Erdoğan karşıtlarını oraya yönlendirmeye çalışıyorlar. Başkanlık Sistemi’nin önünü kesecek tek gelişmenin HDP’nin barajı geçmesi olacağı propagandasına başladılar bile. Öyle görünüyor ki, bu çaba artarak devam edecek ve seçim yaklaştıkça HDP daha da masum, hatta Erdoğan düşmanları için “kurtarıcı” gibi gösterilecek.

Emin Pazarcı – Akşam

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Avrupa Türk Gazetesi'ne aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
ETİKETLER: ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.