İsveç Türklerini çetin bir yıl bekliyor

İsveç’te yeni yıla iyi girmedik.

Irkçı dalga yükseliyor.

Bıçak sırtında duran Sosyaldemokratlar + Yeşiller azınlık hükümeti bütçesini meclisten geçiremeyince yeni bir seçim gündeme gelmişti. 30 Aralık’ta karar verilecekti. İsveç Demokratları’nın (en ırkçı parti) oylarını yeni bir seçimle daha da arttıracağı korkusuyla tüm partiler uzlaşma yoluna gitti ve ŞİMDİLİK kriz atlatıldı.

Ne var ki, ırkçılığın daha da yükseleceği artık besbelli.

Bir yanda havai fişekler patlarken öte yanda molotof kokteylleri camileri, Müslüman derneklerini yaktı…

En son İsveç’in üniversite kenti Uppsala’daki camiye yılbaşı gecesi sabahı 05.30’da “yeni yıl armağanı” molotofkokteyli atıldı ve duvarlara Irkçı sloganlar yazıldı.

Bu, Noel bayramı ile yılbaşı arasında meydana gelen dördüncü; tüm 2014 yılı içinde ise 14. kundaklama eylemi idi.

Artık İsveç’te de “Irkçılık”la “Müslüman ve Türk düşmanlığı” eşanlamlı duruma gelmeye başladı.

***

Brezilya’da bulunan Başbakan Stefan Löven, kimsenin din ve inancından ötürü korkmasına izin vermeyeceklerini, en sert önlemler alacaklarını açıkladı.

Cami kundaklamalara karşı 2 Ocak Cuma günü, Stockholm, Malmö, Göteborg, Uppsala gibi İsveç’in büyük kentlerinde “Camime dokunma” gösterileri yapıldı.

Gösterileri, İsveç İslam Konseyi (SMC), İsveç Genç Müslümanları (SUM) gibi grupların da aralarında bulunduğu kırk kadar grup destekledi. İsveç Meclisi Riksdagen’in önünde çoğu İsveçli, birazı Türk, bin kişi kadar toplandı.

Toplantıda, “Camime dokunma”, Nefret suçları İnanç özgürlüğünü tehdit ediyor”, “Müslümanlara dayanışma göster”, “Aslında ateistim-Bugün Müslümanım” gibi sloganlar kullanıldı.

İsveç’in Gana kökenli Kültür Bakanı Alice Bah Kuhnke, bir konuşma yaptı. Kendisi de esmer tenli olan bakan ilk kez daha çocukken salt sarışın İsveçlilere benzemediği için ölüm tehditleri aldığını açıkladı.

Bakanın, “Din ve inanç özgürlüğünü savunmak için cesur olun, haçınızı öne çıkarın, en güzel nicabınızı giyin, sakalınızı uzatın, kepinizi takın, sizi kimsenin korkutmasına izin vermeyin” sözü dikkat çekti.

Bakan Kuhnke, hükümetin şubat ayında Müslüman örgütlerin temsilcileriyle görüşeceğini ve Müslüma düşmanlığına karşı güçlü önlemler alınacağını, bilgilendirme çalışmaları yapılacağını, polisin de daha etkin yöntemlerle saldırıları engellemeye çalışacağını söyledi.

***

İğneyi kendimize batıralım, elimizi vicdanımıza koyup yanıtlayalım ve üstümüze düşeni yapalım:

Nicab giyip sakal bırakmakla bu sorun çözülür mü?

En ırkçı parti İsveç Demokratları yüzde 13 oy almış. Bugün seçime gidilse yüzde onaltıya çıkmaları bekleniyor; sakal bıyık bırakıp en güzel nicaplara girerek bu yükseliş önlenir mi?

Ocak ayında İsveç milletvekilleri, Meclisi Riksdagen’de Türklerin Ermenilere, Süryanilere, Asurilere, Keldanilere ve Pontus Rumlarına uyguladığı yalanı nedeniyle saygı duruşunda bulunulması ve bir yıl açık kalacak bir sergi açılması önergesini oylayacaklar. Böyle bir sorumsuzlukla, aymazlıkla ırkçılık, Türk düşmanlığı, İslamofobi engellenebilir mi?

Kent varoşlarında Habeşistan köylerine dönen gettolar çoğaldıkça, tarikat, cemaat okulları mantar gibi arttıkça, cami, mescit, kuran kursu adı altında beyin yıkayan, El Kaida, IŞİD, El Nusra vb örgütlere gençleri gönderen merkezler açıldıkça ve bunlar medyada anlatıldıkça İsveçlilerle yabancılar nasıl anlaşıp kaynaşacaklar da ırkçılık yok olacak?

Gençlere hergün Hıristiyan düşmanlığı aşılayarak, “domuzdan ne kadar kıl koparırsan kârdır” diyerek, sistemi elden geldiğince istismar etmeyi mubah göstererek ırkçılıkla mücadele edilebilir mi?

Ve her gün medyada Müslümanların milyonlarca Hıristiyanı kestiği propagandası yaparak Müslüman düşmanlığı engellenir mi?

2015’te soykırım endüstrisinin yalan dolan fabrikası 24 saat çalışacak ve Türk ve Müslüman düşmanlığı üretmeyecek mi?

***

İsveç Türklerini çetin bir yıl bekliyor…

Türkler de buna İsveç’e göçün 50. yılı etkinlikleriyle yanıt verecekler.

Kendimizi, tarihimizi, kültürümüzü, düşüncelerimizi doğru bir şekilde tanıtacağız.

2015 yılı İsveç Türkleri için seslerini yükselttikleri, her türlü Türk düşmanlığına “DUR” diyecekleri bir yıl olacak.

Abdullah Gürgün/İsveç