’Türkiye’nin Maldivleri’ olarak anılan Salda Gölü’nde büyük tehlike!

TURKUAZ renkli suyu ve beyaz kumuyla dünyada benzerine az rastlanan bir güzelliğe sahip olan Salda Gölü’nü besleyen su kaynağına sulama amaçlı yapılan göletler ve malzeme ocağının yarattığı etkiler gölde kuraklık endişesini beraberinde getirdi. Salda’nın her geçen gün azalmakta olan suyunu eski haline kavuşturmak için koruma faaliyetleri başlatıldı

Çevre ve Şehircilik Burdur İl Müdürü Mustafa Saraç, Salda Gölü’nde yapılmakta olan Koruma İmar Planı’yla ilgili Bakanlık bünyesinde çalışmaların sürdüğünü belirtti. 1’inci derece sit alanı olan Salda Gölü’ne Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapılan göletler ve malzeme ocaklarıyla ilgili açtıkları davanın temyiz aşamasında olduğunu söyleyen Çevre ve Ekoloji Hareketi Avukatı Tuncay Koç, bölgede doğayı tehdit eden uygulamaların kuraklığı artırdığına dikkat çekti.

GÖL VE 3 TÜR TEHDİT ALTINDA

Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nce gölde yapılan incelemeler ve balık türlerinin neslinin risk altında olduğuna işaret eden rapora rağmen projelerin sürdüğünü belirten Tuncay Koç, “Salda’nın etrafında bulunan ve onu besleyen akarsuların üzerine DSİ sulama göletleri yapıyor. Böylece gölün beslenmesi engelleniyor ve su giderek azalıyor. Orada hala işleyen de bir krom fabrikası var. Atıklarının nasıl depolandığının denetlenmesi ve bölgedeki zararlı çalışmaların durdurulması lazım. Magnezyum, soda ve kil bulunması nedeniyle bazı cilt hastalıklarının tedavisinde yararlı sonuçlar veren göle yapılan göletler, 3 değişik türde balığın neslini ve 14 değişik türde endemik canlı türünü tehlikeye sokuyor” dedi.

SU KAYNAKLARINDAN KANAL ÖNERİSİ

Yamaçlardan çıkıp Ege’ye doğru akan Dalaman çayı çıkış noktasından Salda Gölü’ne kuraklıkla mücadele için bir kanal açılmasını öneren Burdur Yeşilova Belediye Başkanı Nuri Özbek, “Salda Gölü için Türkiye’nin en özellikli alanlarından biri. Umarız bu güzellikte kalır. Göldeki çekilme geçen seneki yağışların azlığı nedeniyle oldu. Türkiye’de ilk çöl olacak yerlerin başında göller bölgesi geliyor. Kışın birkaç ay boyunca Dalaman Çayı’nı Salda’ya, Menderes Çayı’nı da Burdur Gölü’ne akıtsak kuraklığı önleme yönünde adım atmış oluruz. Burdur ve Isparta’da çölleşmeyi önlemek için projeler geliştirilmeli” diye konuştu.

Fotoğraf: Mustafa Saraç

YAPILAŞMA DOĞAYI ETKİLER Mİ?

Salda Gölü’nün korunmasıyla ilgili endişe yaratan konulardan biri de gölün çevresinde süren yapılaşmanın doğaya etkisiydi. Belediye Başkanı Nuri Özbek, Devlet Orman Tesisleri’ne ait kır lokantası inşaatıyla ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı’na (BAKA) turizmi canlandırmaya yönelik bir proje hazırlayıp verdiklerini ifade eden Nuri Özbek, “Proje kabul edilip uygulamaya konulursa, bölgeye turistlerin kullanımı için soyunma kabinleri, tuvaletler, büfeler ve mescitler yapacağız. Mevcut restorantı da genişlettik. Önümüzdeki günlerde Salda’da bir müzik festivali yapmaya hazırlanıyoruz” dedi. Salda Gölü kıyısında kır lokantası yapımının tamamlanarak faaliyete geçirildiğini duyuran Doğa Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada ise, bölgede bulunan başka bir eski binanın da yenilenerek ziyaretçi merkezine dönüştürüleceği ifade edildi.

Fotoğraf: Nuri Özbek

FOTO MARATON VE FESTİVAL

Salda Gölü,  10 – 13 Mayıs günleri arasında Doğa Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğü tarafından düzenlenecek foto maraton ve gözlem turunda kuş türlerini yakın markaja alıp inceleyecek olan doğa tutkunlarını ağırlamaya hazırlanıyor. Ardından bölgede 29 Haziran – 1 Temmuz arasında gerçekleştirilecek Salda Gençlik Festivali ise Türkiye’nin dört bir yanından gençleri buluşturacak. ‘’Eğlence ve Sosyal Sorumluluk’’ sloganıyla hayata geçirilecek festivale çok sayıda ünlü sanatçı sahne alacak. Festivalde müziğin yanında yarışmalar, yoga pilates ve meditasyon istasyonları, masa oyunları, dans gösterileri, aktiviteler ve özellikle doğa temalı sosyal sorumluluk atölyeleri yapılacak. Ayrıca etkinlikte okullara kütüphane kurmak için ‘’kitap kumbarası’’, ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere toplanacak kıyafetler için ‘’kıyafet kumbarası’’ olacak. Festival boyunca kullanılan pet şişeler de ‘’atıktan sanata’’ çalışmasıyla heykele dönüştürülecek.