avrupahollandaalmanyabelcikafransafetoakpchpmhpiyip
DOLAR
34,5176
EURO
36,4214
ALTIN
2.963,66
BIST
9.142,22
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

‘Sahte Bayrak’ komplosu

Paralel devlet, Adana’da Türk bayrağının gölgesinde devlete silah çekti. TIR baskını, bir ‘dostça yaklaşıp düşmanca vurma’ taktiği, yani ‘Sahte Bayrak’ operasyonuydu

‘Sahte Bayrak’ komplosu

Tarihin akışını değiştiren kritik anlar vardır: Bab-ı Ali Baskını’nda Nazım Paşa, Enver Paşa da dahil İttihatçıları ‘fırçalarken’ İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin (İTC) fedaisi Yakup Cemil’in silahını çekip Nazım Paşa’yı vurması bu anlardan biridir mesela. Nazım Paş vurulmasa belki de İttihatçılar, devletin, darbeci meydan okuma karşısında şimdinin yaygın deyimiyle dik durduğunu görüp gerisin geri döneceklerdi ve darbe gerçekleşmeyecekti. Ama öyle olmadı. MİT’e ait TIR’ların, Adana’da stratejik öneminden ötürü Haçlı Seferleri sırasında Tapınakçıların üslendiği bölgeye yakın bir yerde komutanlarından emir almış jandarmalar tarafından basılması operasyonu da Adana Valisi Hüseyin Avni Coş’un 200 polisle olay yerine giderek TIR’ları kurtarmasıyla engellendi. Bu müdahale de akış değiştirecek türden bir müdahaledir. TIR baskınına gerekçe teşkil eden telefon ihbarı, 0322 0000 156 şeklinde tuşlama yapmak suretiyle kuvvetle muhtemel bir ‘profesyonel’ tarafından Adana Jandarma’ya gelmişti. Yani baskının, Tuğgeneral Hamza Celepoğlu’nun Jandarma Bölge Komutanı, Kurmay Albay Özkan Çokay’ın ise İl Jandarma Komutanı olduğu Adana’da yapılması baştan planlanmıştı. Üç Boyutlu Portre’nin bu haftaki konuğu, SABAH Özel İstihbarat’ın bulduğu görüntülerin televizyonlarda yayınlanmasıyla infial yaratan TIR baskınından bu yana adı gündemden düşmeyen Hamza Celepoğlu. Zira Celepoğlu hakkında, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nca TCK’nın ‘Gizli kalması gereken bilgileri açıklama’ başlığı ile düzenlenen 330. maddesi kapsamında siyasi casusluk iddiasıyla soruşturma açıldı. Celepoğlu, baskından sonra MİT Bölge Başkanı, kendisiyle görüştüğünde “Bu baskından haberiniz var mıydı?” sorusuna “Hayır yok” yanıtını vermişti. Özkan Çokay da kendisine mülki erkan tarafından sorulmadığı halde “Baskından Bölge Komutanı’nın haberi yoktu” şeklinde bir peşin açıklamada bulunmuştu.

ALBAYA MONTAJ OPERASYONU
Ergenekon sürecinden bu tarafa Genelkurmay eski Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ başta olmak üzere onca üst düzey personeli cezaevine konulurken pek sesini çıkarmayan TSK, SABAH’ın, devlette krize yol açan baskından sonra Celepoğlu ile ilgili belgeli yayınları hakkında soruşturma açtı. Ne var ki Genelkurmay Askeri Savcılığı’nın bu soruşturmasının ardından Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, Celepoğlu hakkında soruşturma açınca SABAH’ın haberi doğrulanmış oldu. Ergenekon sürecinin en kritik aşaması olan 2008-2010 arasında İstanbul’da görev yapan Celepoğlu, 2010 yılında Bingöl İl Jandarma Komutanlığı’na atandı. 2012 Yüksek Askeri Şurası’nda tuğgeneralliğe terfi etti. Nasıl terfi ettiğini biraz açalım, çünkü bu kısım önemli. Güvenilir bir kaynaktan aldığım bilgiye göre Celepoğlu’nun önü, Kurmay Albay Hüseyin Kurtoğlu hakkında çeşitli gerekçelerle işlem yapılınca açıldı. Bu kaynak, tam da YAŞ toplantısından önce Hüseyin Kurtoğlu’nun montajlanmış bir ses kaydının dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu’ya dinlettirildiğini ve böylelikle Kurtoğlu’nun general olmasının önüne geçildiğini söylüyor. Bu montajlanmış ses kaydında Kurtoğlu, Kalyoncu aleyhine konuşmuş gibi gösteriliyordu. O süreçte Hüseyin Kurtoğlu hakkında pek çok ayrı suçlama ile davalar açılması ve paralel yapıya yakın medyada haberler yayınlanması tesadüf olamaz. Celepoğlu, Kurtoğlu’nun önünün kesilmesiyle 2012 YAŞ’ında tuğgeneralliğe terfi ettirilip, şimdilerde devlet-paralel devlet savaşının önemli cephelerinden birine, Adana’ya Jandarma Bölge Komutanı olarak atandı. Ve 7 Şubat’ın ikinci yıldönümüne günler kala, 19 Ocak 2014’te TIR baskını gerçekleşti. En ilginci; baskının, SABAH’ın yayınladığı görüntülerde de görüleceği üzere Türk bayrağının gölgesinde gerçekleşmiş olmasıydı. Ama tarih, bu baskını ‘False Flag-Sahte Bayrak’ (Özetle dost kimliğiyle yaklaşıp düşmanca operasyon yürütme) türevi bir operasyon olarak kayda geçirecektir.

CELEPOĞLU ŞAŞIRTICI BİR HIZLA YÜKSELDİ
Hamza Celepoğlu, Ordu Kumru doğumlu. Babası bir sıhhiye memuruydu. İddia o ki, Celepoğlu, Samsun 19 Mayıs Lisesi’nde okurken Gülen Hareketi’ne mensup kişilerle yakınlaştı. Bu iddiaya göre, ta lise yıllarından beri harekete yakın olan Celepoğlu’ndan 30 küsur yıl sonra kendini feda etmesi pahasına TIR operasyonu için emir vermesi istendi. Zeki ve çalışkan bir öğrenci olan Celepoğlu Harp Okulu’nu iyi dereceyle bitirdi. 2005 yılından önce Diyarbakır’da da bir süre görev yapan Hamza Celepoğlu 2005-2008 arasında kritik bir birimde, Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı’nda görev yaptı. Sonra, meslektaşlarına göre askeri teamüllere pek de uymayacak biçimde kendisinden kıdemli kurmay albaylar varken İstanbul Jandarma İl Komutanlığı’na atandı. Meslektaşları, bu atamanın jandarma tarihinde bir ilk olduğunu bile söylüyorlar.

Ferhat Ünlü – Sabah

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Avrupa Türk Gazetesi'ne aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
ETİKETLER:
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.