avrupahollandaalmanyabelcikafransafetoakpchpmhpiyip
DOLAR
34,5091
EURO
36,4713
ALTIN
2.954,16
BIST
9.112,38
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Mustafa Cingöz: PKK’nın ta kendisi olan HDP emperyalizmin maşasıdır, verilen cezalar çok çok yetersiz

PKK terör örgütü’nün partisi HDP’nin eş-başkanlarına yönelik verilen cezalar Avrupalı Türklerde olumlu karşılansa da, cezaların eksik olduğu görüşü yaygın. Hollanda Türk toplumu temsilcilerinden Mustafa Cingöz, HDP’lilere verilen cezalar hakkında AVRUPA TÜRK GAZETESİ’ne konuştu.

Mustafa Cingöz: PKK’nın ta kendisi olan HDP emperyalizmin maşasıdır, verilen cezalar çok çok yetersiz

HDP’Lİ DEMİRTAŞ VE YÜKSEDAĞ’IN YARGILANMASI
Tutuklu bulunan HDP Eş-Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında açılan 31 davan ilki sonuçlandı. Doğubayazıt 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi, ‘Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama’ suçunu işlediğinin sabit olduğunu, suçun işleniş şekli, sanığın kastına dayalı kusurunun yoğunluğu, oluşan netice, suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınarak Demirtaş’a önce 6 ay hapis cezası verdi bu cezayı daha sonra 5 ay hapis cezasına indirdi.

HDP’li milletvekilleri arasında en çok suç dosyası bulunan ve adı ‘suç makinesi’ne çıkan Demirtaş hakkında ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni alenen aşağılamak, terör örgütü propagandası yapmak, Türk milletini, Cumhuriyeti ve TBMM’yi alenen aşağılamak, Cumhurbaşkanına hakaret, devletin askeri ve emniyet teşkilatını alenen aşağılamak, terör örgütü PKK propagandası yapmak, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret, 298 sayılı kanuna muhalefet, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek, 2911 sayılı kanuna muhalefet, hakaret, suç işlemeye alenen tahrik, kanunlara uymamaya tahrik, kamu görevlisinin aleyhine iftira, suç işlemeye tahrik ve suç işlemeye azmettirme, devletin birliği ve bütünlüğünü bozmaya teşebbüs.’ suçlardan yargılanmaktadır.

İddianamelerde Demirtaş’ın işlediği suç fiillerin bazı şöyle sıralandı:

  • Hendeklerin kapatılması yönünde operasyon yapan güvenlik güçlerini ve devleti işgalci olarak nitelendirdiği,
  • Sur ilçesinde “isyanınız binlerce defa kutlu olsun” diyerek eylemleri desteklediği ve sahiplendiği,
  • Güvenlik güçlerince yapılan operasyonları katliam, hendekleri özgürlük mücadelesi olarak nitelendirdiği,
  • Operasyonları savaş ve felaket olarak nitelendirdiği, Türkiye’nin PYD’yi yanına alması gerektiğini söylediği,
  • Topluca Sur ilçesine yürünerek örgütsel eylemlere sahip çıkılmasını istediği,
  • “Biri sizin evinizi partinizi yakmaya gelmişse yakıyorsa biri sizi linç etmeye gelmişse döverek öldürüyorsa ona karşı kendinizi savunmanız hakkınızdır” sözleri,
  • Kandil’de terör örgütü PKK’nın sözde yöneticileri Sabri Ok, Murat Karayılan ve Sülbüs Peri ile birlikte terörist-başı Abdullah Öcalan’ın resminin ve terör örgütünün sözde bayrakları önünde fotoğraf çektirdiği,
  • Mahkum edilmiş bulunan terörist-başı Abdullah Öcalan ile ilgili “Kürt Halk Önderi dediği için soruşturma açılacak. Halk Önderine ‘Halk Önderi’ denir” şeklinde suçu ve suçluyu öven sözleri,
  • 2011 ve 2012’de kitleyi Nevruz alanına yönlendirdiği, parti otobüsü üzerinde yaptığı konuşma sırasında eylemci kitle tarafından atılan yasadışı sloganlara ve açılan sözde örgüt bayraklarına kayıtsız kaldığı,
  • Örgüt mensuplarına ‘gerilla’, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri için de ‘Kürdistan’ diyerek suçu ve suçluyu övdüğü ve suça teşvik ettiği,
  • “Buyurun gelin tartışalım yav biz de özerklik diyoruz. Seninki hak bizimki niye hak değil… Canlı yayına çıkalım Başbakanla. Sen başkanlığı savun, ben özerkliği savunayım” sözleri, bazı örneklerdir.

‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, terör örgütü propagandası yapmak, suç işlemeye alenen tahrik, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini, devletini, yargı organlarını, askeri ve emniyet teşkilatını alenen aşağılama, devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma, suçu ve suçluyu övmek.’ suçlarını işlediği için tutuklu olarak yargılanan HDP Eş-Başkanı Figen Yüksekdağ’ın ise milletvekilliği düştü. Meclis Başkan Vekili Bahçekapılı, Anayasanın 76. maddesi kapsamında milletvekili seçilmeye engel bir suça ilişkin olan ve Anayasanın 84. maddesi 2. fıkrası gereğince bilgiye sunulan kesinleşmiş mahkeme kararı okunduğu için, Yüksekdağ’ın milletvekilliğinin düştüğünü duyurdu.

Dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından HDP’li 59 milletvekili’nden 55’i hakkında 510 fezleke, davaya dönüştü. HDP’li milletvekilleri hakkında 645 farklı suçtan toplam 18 müebbet ve 3 bin 126 yıl hapis cezası istendi. HDP’nin sadece 4 vekili hakkında herhangi bir fezleke bulunmuyor.

AVRUPALI TÜRKLERDEN DEĞERLENDİRMELER
Hollanda Atatürkçü Düşünce Derneği’nde Başkanlığı bıraktıktan sonra sivil toplum faaliyetlerine Hollanda Türkleri Konseyi Başkan Yardımcısı olarak devam eden 
Mustafa CingözAvrupa Türk Gazeteciler Cemiyeti Genel Başkanı ve Avrupa Türk Gazetesi BaşYazarı Oğuzhan Kılıç’la bir araya gelerek, dostane havada siyasi gündem değerlendirmesinde bulundular.

Gerçekleşen sohbette, Rotterdam’lı girişimci Mustafa Cingöz, gazeteci Oğuzhan Kılıç’a beyanat vererek, HDP’lilere verilen cezaların çok yetersiz olduğunu ifade etti, HDP eş-başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ‘a verilen cezaları “gülünç” olarak tanımladı.

AVRUPA TÜRK GAZETESİ‘ne değerlendirmelerde bulunan Hollanda Türk toplumu temsilcisi Mustafa Cingöz; “Türk halkıyla alay edilmektedir. PKK’nın siyasi ayağının liderleri Demirtaş ve Yüksekdağ’a verilen cezaların azlığı Şehitlerimize ve Gazilerimize yönelik bir saygısızlıktır. Türk halkının hassasiyetleriyle ve aklıyla açık açık alay edilmektedir. Çarşamba’nın gelişi Perşembe’den belli olur derler. İşte kanıtı.” diye konuştu.

BU KADAR SUÇA SADECE 5 AY MI VERİLİR?
Terör faaliyetlerinin ceza hukukunda kıyaslamalı örneklerinden yola çıkan Cingöz, “Selahattin Demirtaş kendisi avukat, bu suçları bilerek ve isteyerek işliyor. Saymakla bitmez bunların suçları; bir tane örnek vereyim, Cumhurbaşkanına küfür etmek 6 aydan başlıyor. Türk halkına ve Türk devletine sürekli küfür eden bu adamlar, Mustafa Kemal’in kurduğu parlamentoda hergün ırkçılık naraları atarak ‘halka silahlanma’ çağrısı yapan, Kandile gidip PKK kıyafetleriyle resimler çekip boy boy yayınlayan, hendekler kurup taş üstünde taş bırakmayan, doğudaki fakir halka eziyet eden, asker ile halkı birbirine kışkırtan ve sürekli PKK terör örgütünü överek suç işleyenlere sadece 5 ay mı ceza verilir? Bu gülünç değil de nedir?

Hiç hukuktan anlamayanlara sesleniyorum; yazın bakalım her bir suçun karşılığının toplamı sadece 5 ay ceza mıdır? Bu iş zıvanadan çıkmıştır, Türk hukukunun caydırıcılığı kalmamıştır.” diyerek haklı demokratik isyanı dile getirdi.

DEMOKRATİK DÜZENDE HDP GİBİ BİR SİYASİ TEŞEKKÜL OLAMAZ!
“Bu iş A’dan Z’ye yanlıştır”
 diyen Cingöz, kamuoyunda HDP’ye yönelik kapatılma tepkilerinin haklı olduğunu söyledi.

Cingöz, “Avrupa’da, uygar toplumlarda HDP gibi bir siyasi teşekkül olamaz. 40 yıldır Avrupa’dayım. Böyle birşey görmedim. olamaz. Toplum kendiliğinden dışlar bu tür şiddeti ve kan dökmeyi alışkanlık haline getirmiş oluşumları.

HDP, PKK’nın ta kendisidir ve emperyalizmin maşasıdır. Halk da HDP’lilerin bu çağrılarından yorulmuş durumda. HDP, batı emperyalizminin Türkiye’deki beşinci kol faaliyeti yürüten teşekkülüdür. Bunlar ucuz kullanmalık bir örgüttür. Bu örgütün dağıtılması, demokrasinin öncelikli şartlarındandır.

Bunların FETÖ’den hiç bir farkı yoktur. PKK ve FETÖ ikiz kardeşlerdir. Hepsi dışarıya bağlıdır. Eğer insanlarımız doğru yetiştirilmezse, başka devletler içimizden FETÖ, PKK ve IŞİD gibi örgütler devşirmeye devam edeceklerdir.

Böylesine vahşi bir yapıya verilen bu yetersiz cezalarla mükafatlandırmanın ta kendisi gerçekleştirilmiştir. Bu işteki vahamet sözlerle tanımlanmaya yetmez. Buna hukuk denmez başka birşey denir.

Daha caydırıcı önemler alınmalıdır. Bu durum ibretlik bir meseledir. Bunun tarihte eşi ve benzeri görülmemiştir. Ben olsam bu kararı alan hakimin yerinde, bu kararı almaktansa istifa ederim ve halkın bağrında, sinesinde taht kurarım. Halkın sağduyusuna sığınırım.” dedi

APO İLE KARŞILAŞTIRIN
“Demirtaş ve Yüksekdağ aynen terörist-başı Abdullah Öcalan kadar ceza almaları gerekir. Bakın, kıyaslayın işlenen suçlar aynı suçlardır. Hatta ve hatta, Demirtaş ve Yüksekdağ‘ın cezaları Öcalan’dan daha yüksek olması gerekir. Sebebi ise, suçların; Gazi parlamentonun üyeleri olarak iletişim araçları marifetiyle demokrasiyi kötüye kullanarak, vergilerimizle, bilinçli bir şekilde ırkçılığı körükleyerek, halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiklerindendir. Bunların iyi hesaplanması lazım.”

Türk milletinin her alanda planlı bir şekilde başarıyı hedeflemesi gerektiğinin altını çizen Mustafa Cingöz, Atatürk’ün Sakarya Meydan muharebesinden hemen sonra sarf edildiğini ifade ederek şu sözünü hatırlattı; “Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa meydana gelen zaferler devamlı olamaz, az zamanda söner.”

Avrupa Türk Gazetesi © SÖYLEŞİ | ÖZEL HABER

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Avrupa Türk Gazetesi'ne aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.