Paralel Yapı, şimdi de TRT’ye saldırmaya başladı. Başta Zaman Gazetesi olmak üzere pek çok yayın organı TRT’yi “İktidarın Borazanı” ilan etti.
Niye? Çünkü oyunları bozuldu. TRT’deki “Paralel İşgal” sona erdi. Tam bir çiftlik gibi kullandıkları kurum ellerinden çıktı.
Bakmayın bugün “Özgür Basın” ve “Demokrasi” nutukları attıklarına. Bunlar işgal döneminde TRT’yi öyle bir kullandılar ki… Öylesine at koşturdular ki… Yaşananlar inanılır gibi değildi.
Ne mi yaptılar? Pek çok insana “ekran yasağı” koydular. Simdi sıkı durun. O ekran yasağı koyup sesini kısmaya çalıştıkları kişilerin içinde AK Partili milletvekilleri de vardı.
* * *
Hemen ilk isimden başlayalım. Paralel Yapı’nın “yasaklılar” listesinin başında AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar bulunuyordu. Ben bizzat şahidim. Zaten Şamil Tayyar da durumu biliyordu. Tepki gösterdi, uğraştı, ancak Paralel Yapı’nın “ekran yasağını” kıramadı.
Bir gün Tayyar’a TRT Haber’de yayımlanan “Meclis Taksi” Programı için teklif yapıldı. Tayyar, “Ben yasaklıyım, çıkaramazsınız” cevabını verdi. Teklifi yapan kişi önce “Ama biz Aylin Nazlıaka’yı bile çıkardık, olur mu öyle şey” diye itiraz etti. Bir süre sonra da arayıp “haklıymışsın” dedi.
2013 Yılı’nda TRT Haber’de yaptığım İnce Çizgi Programı’na Şamil Tayyar’ı konuk etmek istedim. Paralelci yöneticiler şiddetle karşı çıkıp engelledi.
Bir başka yasaklı AK Partili de İstanbul Milletvekili Zülfü Demirbağ’dı. Programa davet ettiğimi duyunca karşıma dikildiler. “Olmaz” dediler.
Yine bir programda AK Parti Balıkesir Milletvekili Cemal Öztaylan’ı konuk ettim. Büyük bir tepkiyle karşılaştım:
-Nereden çıktı bu adam? Niye bize sormadın? Bir daha olmasın.
Bugün “özgür basın” diye feryat edenler, o dönemde programa davet ettiğim Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nu ekrana çıkarmamı bile engellemek istediler.
* * *
THK Havacılık ve Uzay Üniversitesi Rektörü Prof. Ünsal Ban, bir dönem TRT Haber’de program yaptı. Bezdirmek ve kaçırmak için yapmadıklarını bırakmadılar. Konuklarına karıştılar. Program saatini değiştirdiler, süresini kısalttılar. En sonunda “bant çekimi yap” dediler. Ünsal Hoca’nın inatla devam ettiğini görünce de programını kaldırdılar.
Ünsal Ban, iki defa Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’i programa çıkarmak istedi. TRT’deki Paralel Yapı Gökçek’i de engelledi, “gelmesin” dedi.
Daha sonra ben Ünsal Ban’ı İnce Çizgi’ye davet ettim. Duyar duymaz karşıma dikilip “olmaz” dediler. Çünkü O’na da “ekran yasağı” koymuşlardı.
Paralel Yapı’nın yasaklıları arasında TEPAV uzmanı Nihat Ali Özcan ile CHP Konya Milletvekili Atilla Kart da vardı…
Nihat Ali Özcan’ı bir defa İnce Çizgi’ye çıkardım, tepki ile karşılaştım. İkinci defa davet ettiğimde ise “hayır” dediler. Engellediler, çünkü bütün ipler ellerindeydi. O’nun yerine bana başka isimler dayatmak istediler. Atilla Kart’ı programa davet ettim, ekrana çıkmasını önlediler. Atilla Kart da bir açıklama yaparak durumu protesto etti.
Bunlar sadece bazı örnekler. Hep dayattılar, hep engellediler. Karşılarına dikilip tepki gösterince de Ünsal Ban’a yaptıklarını bana yapıp, İnce Çizgi’nin yayınını kaldırdılar.
* * *
TRT Haber’i adeta bir çiftlik gibi kullandılar. Son derece pervasızdılar, kendilerinden olmayan herkese tuzak üzerine tuzak kurdular.
İnce Çizgi’nin ilk programına dönemin TRT’den sorumlu Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ı davet etmiştim. Arınç da BDP’li Ertuğrul Kürkçü’yü eleştirmişti. Ardından Kürkçü’nün avukatları bir açıklama gönderdiler. Ama TRT’deki paralelciler benden son ana kadar sakladı. Bir sonraki programdan bir-iki saat önce evime özel kurye ile bir yazı gönderildi. Ekinde Kürkçü’nün avukatlarının açıklamasının yer aldığı yazıda aynen şöyle yazıyordu:
-İnce Çizgi Programı’nda gereğinin yapılmasını rica ederim.
Oysa hukuken böyle bir gereklilik yoktu. Ama amaç Arınç aleyhine kaleme alınan o açıklamayı ekrandan okutmak ve sonra da topu bana atmaktı. Tabii oyuna gelmedim, o metni okumadım. Bülent Bey’in de bundan haberi var.
İşgal döneminde TRT’de neler yapmadılar ki! Şimdi de utanmadan el ele verip, “özgür basın” naraları ile hâkimiyetlerinden çıkan kuruma saldırıyorlar…