Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Aile Bakanı ile ilgili sözlerini eleştirerek “Karaman’daki sapık hapiste, peki bu siyasi sapığı ne yapacağız?” dedi.
CumhurbaşkanıRecep Tayyip Erdoğan 23. Muhtarlar Buluşması’nda gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözlerini eleştiren Erdoğan, “Karaman’daki sapık cezaevinde peki bu siyasi sapıkları ne yapacağız?” dedi.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları:
“Bizim milletimizle, özellikle siz değerli muhtarlarımızla muhabbetimiz, karşılıklı sevgiye saygıya dayalı ilişkimiz birilerini rahatsız ediyor.
“BENİM YERİM MİLLETİMİN YANI, SİZİN YERİNİZ KİMİN YANI?”
Muhtarlarımızı, tahkir etmeye kadar vardırıyorlar. Bir konsolosun casusluk davasıyla yargılanan gazeteciyle yanak yanağa fotoğraf çektirmesini eleştirmiştim.
Bir mizah dergisi benim bir muhtarla yanak yanağa fotoğraf çektirmemizi yayınlamıştı. Güya biz sadece muhtarlarla fotoğraf çektirirmişiz. İşte ben de tam bunu söylüyorum. Benim yerim milletimin yanı. Sizin yeriniz kimin yanı? Biz bu kafayı çok iyi biliriz.
“BU SİYASİ SAPIKLARI NE YAPACAĞIZ”
Muhalefet cinsi sapıklara bel bağlamış durumda. Bakınız ana muhalefet partisinin genel başkanı dün bir konuşma yapıyor. Ben konuşmayı onun şahsına değil partinin mensubu hanımefendilere ve milletime çağrıyı yapıyorum. Terbiyemin elvermediği galiz ifadelerle saldırıyor. Dün televizyon kanalında bu sözler biplenerek veriliyor.
Bakan Hanım hakkında çok çirkin ifadeler anamuhalefet üzerinden siyaset yapmaya çalıştığı cinsi sapık şu anda cezaevinde peki bu siyasi sapıkları ne yapacağız?”
Bu kişi, başında bulunduğu partinin de yüz karası. Bir kasetle partinin başına gelmedi mi? Kaset olmasa partinin başına gelecek hali mi var? Yalanın, takiyenin her türlüsü var.
“ŞEHİTLERİMİZİ GENELLİKLE BOMBALI TUZAKLARLA KAYBEDİYORUZ”
Türkiye kendi toprakları içinde ve hemen yanıbaşında yaşanan dünyanın son yıllarda karşılaştığı en büyük terör tehditlerinin doğrudan muhatabıdır. Çeşitli yerlerde yaşanan terör olayları hem oradaki vatandaşlarımızın hayatını olumsuz yönde etkiliyor hem de verdiğimiz şehitler bizi üzüyor. Sınırın diğer tarafından çeşitli yönlerden yapılan tahkimat sebebiyle operasyonlarımız biraz yavaş ilerliyor. Güvenlik güçlerimizin verdikleri kayıplar büyük çapta patlatılan bombalardan kaynaklanıyor. Biz sivil vatandaşlarımızın zarar görmemesi konusunda hassasiyet gösterdiğimiz için bu denli sorunla karşılaştık. Güvenlik güçlerimiz her gün terör örgütüne ağır darbeler vuruyor. Gerekiyorsa operasyon yürütülen yerlerin tamamen boşaltılması zaten oturulacak hale gelmeyen yerleri uzaktan imha noktasına gidilmelidir. Buralar tamamen yıkılıp sıfırdan inşa edilmeli. Hemen spekülasyonlar başlıyor.
“KENTSEL DEĞİŞİM DÖNÜŞÜM ORADAKİ MÜLK SAHİPLERİ İÇİNDİR”
Bölgede yakılan yıkılan yerlere şehitler için evler yapılacağı yalanının uyduruyorlar. Bölgede yapılan kentsel değişim dönüşüm de oradaki mülk sahiplerine yönelik yapılacak işlerdir. Bu mülk sahibi olmayanlar ise nasıl bundan önce orada kirada yaşıyorsa yine orada kirada yaşamaya devam edecekler. Bu süreç içerisinde devletimiz tarafından kira yardımı yapıyorlar. Adil olmak bir devletin şanındandır, şerefindendir. Güvenlik güçlerimizin bir tırnağını oradaki beton yığınlarına değişmeyiz. Şehitlerimizin yakınlarının acısı bizim şu andaki yaşadığımız gibi değil, bunu çok iyi biliyoruz. Şehitlik bu toprakları vatan yapan o kanın ta kendisidir. Ülkenin ve milletin bekası için canını ortaya koyan kahramanlarımızı omuzlarımızın üzerinde taşısak yeridir.
“PAÇAVRALARI ANCAK KENDİ KEFENLERİ YERİNE KULLANABİLİRLER”
Şehitlerimizin yakınlarına, gazilerimize ne yapsak hakkımızı ödeyemeyiz. Biz bu coğrafyayı vatanımız olarak kabul ettiğimiz, hayatımızı burada sürdürmekle kararlı olduğumuz müddetçe bu mücadele bitmeyecektir. Birilerin başka vatanları olabilir, ama bizim gidecek başka yerimiz de yok, bu toprakları bırakmaya niyetimiz de yok. Bu böyle biline. Milletimizin birliğini, beraberliğini hedef alarak bizi köşeye sıkıştıracaklarını sananlar, üzerine bastıkları toprağın bir de altına baksınlar. Ecdadımız bayrağımızın rengini kırmızıyı çok sevdikleri için belirlememişler; rengini şehitlerimizin kanından alıyor onun için belirlemişler. Kendi paçavralarını bayrağımızın yerine dikmeyi düşünenler onları ancak kendi kefenleri olarak kullanabilirler.”
KILIÇDAROĞLU NE DEMİŞTİ?
İşte Kılıçdaroğlu’nun Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’yla ilgili o sözleri:
“Öyle bir yoz kültürün içine sokuldu ki Türkiye, Karaman’da olan olaydan sonra Türkiye’nin her tarafından olaylar patladı. Bunlar sabah akşam Müslümanlıktan bahsediyorlar. 14 yıldır bu ülkeyi yönetiyorsunuz, bu çocukları bu yoz kültüre hangi gerekçe ile teslim ettiniz. Kalkmışlar vakıfları savunuyorlar. Çocuklara sahip çıkın, vakıflara derneklere değil. Bir Allah’ın kulu çıkıp da demiyor, kardeşim bu çocuklar yasa dışı burada nasıl kaldı. Vali konuşmuyor, Emniyet Müdürü konuşmuyor, Milli Eğitim Bakanı konuşmuyor, Aileden Sorumlu Bakan da zaten birilerinin önüne yatmış vaziyette o da konuşmuyor. Bu yurtlara kim izin veriyor. ‘Biz izin vermedik’ diyorlar, izin vermediysen bunlar nasıl açıldı. Bu çocuklar oraya niçin gitti? Kocaman bir sessizlik. Milli Eğitim Bakanı niye konuşmuyor. Bu işlerin baş sorumlusu sen değil misin? Neden o çocukları sapıklara teslim ediyorsunuz”