Avrupa’nın değerleriyle kökleşmek

Çok mu farklıyız Avrupalıdan, burada doğmuş büyümüş olsak da?

Çok mu değişik değerlerimiz Avrupalı komşularımız, meslektaşlarımızla yıllardır birlikte yaşamış olsak da?

Yaratılanı seversek yaradan’dan ötürü, çok mu ayrı inançlarımız hümanistlerle?

ECDADIMIZIN DEĞERLERİ
Yüzlerce yıllık medeniyetten türemiş farklı milletleri ve dinleri barındırmış ecdadımızdan modern yaşam tercihlerimize kadar gelmiş olmalı, genlerimize işlemiş olmalı mozaik topluluk ile huzurlu birlikte yaşam.

Avrupa Birliği’de çok kültürlülük ve felsefe çeşitliliği üzerine inşa edilmiş, Polanyalı ile Portogez, Ortodox ile ateyist, müslüman ile protestan, istediğin gibi karıştır, aynı topraklarda refah bir yaşam tercih etmişler. Madem ecdadımız da bu şekil yüzlerce yıl yaşamış demekki aşırıcılar yanılmış. Bu iş mümkün, yüzlerce yıl öncesinde de yüzlerce yıl sonrasında da, Avrupa mozaiğini benimsersek o da bizi benimseyecek.

DEĞERLİ BİR ABİMİN FİKİRLERİ
Önceki yazımı paylaştıktan sonra bir sivil toplum kurluluşu başkanı çok kıymetli bir abim bana yorum yazdı: “Bizde ahdı vefa  var, onlarda göremiyorum, aslımızı inkar etmeyeceğiz, bizi kabullenmiyorlar.” ve başkanım devam ediyor: “Adımızı da dinimizi de değiştirsek dedemizi sorarlar”. “Türkiye’ye karşı olanları alkışlarsan belki kabul ederler ama bu şekil güvenme onlara.”

Başkanımın dediklerini inkar edemem, benzeri deneyimler yaşadım ben de. Kimliğini inkar edenlerin bile dışlandığını, alçatıldığını gördüm. Avrupalılar birbirleriyle kaynaşırken hiç de dilini, dinini ve ırkını inkar etmiyor ki biz niye ediyoruz bende anlamıyorum.

Türk’e, Türkçe’ye, Türkiye’ye ve İslama karşı olsam beni alkışlarlar vakalarını çok görüyoruz ama olduğum gibi mutluysam, başkasının yaşam biçimine de karışmıyorsam, birlikte çalışıyor, birlikte okuyor, güzel komşuluk yapıyorsam benden iyi Avrupalı yok, böyle de sevilebilirim.

Başkanım bilir, doğru ol, çalışkan ol, temiz ol, tevazülü ol, fikir tartışmasına açık ol, İnsan hakları, demokrasi, hoşgörü, cinsiyet eşitliği ve bunlar gibi değerlere saygılı ol, yani kısaca özüne dön, işte ozaman Avrupa değerlerine uyum sağlamış olursun zaten.

EĞİTİMLİ GÖRÜŞ
Diploma önemli değil, önce adam olacan derler, doğru da söylerler. Avrupa’da para var ama kaç tane Suriyeli mülteci barındırıyor? Kendileri de utanıyor, yollarda ölen insanlardan, aç susuz kapımızı çalandan.

Peki kim engelliyor Hazreti İsa’nın emrini yerine getirmeyi, kim diyor bunlar bizim işimizi alıyor, evlerimizi alıyor, başka dil konuşuyor, kötü giyiniyor, çalıyor, tecavüz ediyor diye? Peki bildinizmi bunu diyenlerin ırkını ve dinlerini? Her toplulkta var dimi?

İnsana değer veremiyorsa, Türkmüş, Almanmış, zenginmiş, eğitimliymiş ne fark eder? Teknik bilgiyle vicdan bilgisi buluşamaz mı? Zeka zenginliği paylaşıldıkça çoğalır, azalmaz! Eğitimli ve ahlaklı olacağız, kendimizin ve başkaların farkına varacağiz, Avrupa’yı hep birlikte kalkındıracağız.

AVRUPALI İLE EŞİTLİK
Ayrımcılık, dışlama, islamafobi, anti semitizm, nefret,… bunlar yaşamın kanserleri, bunu yapanlar kimseyi mutlu edemez.

Artık ayrımcılık, hoşgörüsüzlük, yabancı düşmanlığı veya ırkçılıkla mücadele konusunda kararlıyım diyip bu görüşte olanlarla birleşmeli. Bu görüşlü insanları Avrupa’nın her yerinde bulabilirsiniz, her renkten, her dinden topluluklarda farklılıklarla buluşabilen insan var.

Yücel Kahraman – Avrupa Türk Gazetesi yazarı
Avrupa Türk Gazetesi © GAZETEMİZİN YAZARI