Al Jazeera Türk; bugüne kadar ortaya çıkan metin henüz imzalanmadığı ve görüşmeler sürdüğü için büyük değişiklikler dahi olması mümkün olmakla birlikte, uzlaşılar ile 2004 tarihli Annan Planı arasındaki farkı derledi.
Kıbrıs’ta çözüm için, 2004’te referandumda Kıbrıslı Türklerin “Evet” demesine rağmen, Kıbrıslı Rumların “Hayır” oyuyla reddedilen Annan Planı’yla, bugün Cenevre’de sürdürülen Kıbrıs müzakerelerini karşılaştırdık. Ece Göksedef derledi.
2004’te Kıbrıs’ta çözüm için dönemin BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın hazırladığı ve Ada’daki iki toplumda da referanduma sunulan Annan Planı, Kıbrıslı Türkler “Evet” dese de Kıbrsılı Rumların yüzde 75 oranında “Hayır” oyu vermesi sebebiyle kabul edilmemişti. Peki, bugün Cenevre’de kritik bir sürece girmiş olan Kıbrıs müzakerelerinde ortaya çıkan metin, Annan Planı’na göre ne gibi farklılıklar içeriyor?
Masadaki başlıklardan üzerinde uzlaşması en zor olan, iki tarafın da kırmızı çizgiler öne sürdüğü toprak ve güvenlik-garantiler konusu henüz görüşülmedi. Toprak konusunu liderler, Kasım ayı başında İsviçre’nin Mont Pelerin kasabasında görüşmeye başlamıştı ancak ilerleme sağlanamayınca masadan kalkıldı. Cenevre’deki toplantıda garantör ülkelerin katılımı öncesi iki taraf da kendi hazırladığı haritayı sunacak ve toprak konusunda uzlaşma aranacak.
Güvenlik-garantiler konusu ise garantör ülkelerden üst düzey katılımın beklendiği Beşli Kıbrıs Konferansı’nda masaya yatırılacak. Rum tarafı garantörlüğün tamamen kalkmasını isterken Türk tarafı için bu konu kırmızı çizgilerden.
Diğer dört başlıkta, yani Avrupa Birliği ile ilişkiler, ekonomi, mülkiyet ve yönetim-güç paylaşımı konularında bazı farklar var. Kıbrıslı Türklerin bazıları, bu kez planı kabul ettirmek için Rumlara daha fazla taviz verildiği görüşünde. Bazıları ise boşlukların doldurulduğunu ve daha sürdürülebilir bir anlaşma ortaya konulduğunu düşünüyor.
Kıbrıs müzakerelerinde ilk günden bu yana anlaşıldığı üzere, tüm metin kabul edilmeden hiçbir madde üzerinde uzlaşma sağlanmış sayılmıyor. İki lider de bugüne kadar uzlaştıkları noktaları kayıt altına alıyor ancak son güne gelinceye kadar bu maddelerin de değişme ihtimâli var. Hiçbir şekilde karara bağlanmayan, müzakerelerin sürdüğü noktalar da mevcut.
Bugüne kadar ortaya çıkan metin henüz imzalanmadığı ve görüşmeler sürdüğü için büyük değişiklikler dahi olması mümkün olmakla birlikte, hem masada olan ihtimaller hem de bugüne kadar uzlaşılan noktalar üzerinden; 2004 tarihli Annan Planı’yla bugün ortaya çıkan müzakere metni arasındaki farkları derledik.
İnteraktif içeriğe ulaşmak için tıklayın.
Avrupa Türk Gazetesi © ÖZEL HABER